Nura Sadakat Forumu
Risale-i Nur Meslek ve Meşrebini Muhafaza Adına, Risale-i Nur Eksenli Paylaşım Forumu
Nura Sadakat Forumu
Risale-i Nur Meslek ve Meşrebini Muhafaza Adına, Risale-i Nur Eksenli Paylaşım Forumu
Nura Sadakat Forumu
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Nura Sadakat Forumu

Risale-i Nur Meslek ve Meşrebini Muhafaza Adına, Risale-i Nur Eksenli Paylaşım Forumu
 
PortalAnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır.

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
TESANÜD
Moderatör
Moderatör
TESANÜD


Mesaj Sayısı : 133
Kayıt tarihi : 26/01/09

Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır. Empty
MesajKonu: Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır.   Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır. Icon_minitime2009-03-26, 22:30

Aziz, sıddık kardeşlerim!
Ben bu fecirde herbirinize karşı tam bir acımak hissettim. Birden Hastalar Risalesi hatıra geldi, teselli verdi.
Evet, bu musibet dahi içtimaî bir nevi hastalıktır. O risaledeki ekser imanî devalar, bunda da vardırlar. Hususan Erzurum'daki mübarek hastaya söylediğim gibi, bu saatten evvel bütün musibet zamanının elemi gitmiş; hem sevabı, hem hayrı, hem dünyevî ve uhrevî ve imanî ve Kur'anî faideleri kalmış. Demek o geçici birtek musibet, daimî ve müteaddid nimetlere inkılab etmiş. Gelecek zaman ise şimdilik yok olmasından, onda devam edecek musibetin şimdilik elemi yok. Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır.
Sâniyen: Şimdi zemin yüzünde ekser beşer; maddî ve manevî kalben, ruhen, fikren musibetlerle giriftardır. Bizim musibetimiz, onlara nisbeten hem gayet hafiftir, hem kârlıdır. Hem kalb, hem ruh için; hem iman, hem selâmet ve sıhhat lezzetleri var.
Sâlisen: Bu fırtınalarda buraya girmeseydik, vehham memurların temasında bu hafif musibet ağırlaşmış olacaktı ve onlara karşı tasannu ve dalkavukluk etmek belası olacaktı.
Râbian: Bu işsiz ve muzaaf maddî ve manevî kışta, Medreset-üz Zehra'nın bir dershanesi olan bu Medrese-i Yusufiyede, öz kardeşten daha müşfik çok hakikî dostlarını ve mürşid gibi uhrevî kardeşleri gayet ucuz ve az masrafla görmek, ziyaret etmek ve onların hususî meziyetlerinden istifade etmek ve şeffaf şeylerde sirayet eden nur ve nuranî gibi hasenelerinden, manevî yardımlarından, ferahlarından, tesellilerinden kuvvet almak cihetinde bu musibet şeklini değiştirir, bir nevi inayet perdesi hükmüne geçer. Evet bu gizli inayetin bir latif zarafetidir ki, bütün buraya gelen Risale-i Nur talebelerine "Hocalar" namı verilmiş. Herkes lisanında "Hocalar.. hocalar" diye hürmetle yâdediyorlar. Bu zarafet içinde latif bir işaret var ki; bu hapis medreseye döndüğü gibi, Risale-i Nur şakirdleri dahi birer müderris, muallim ve sair hapishaneler de bu hocaların sayesinde inşâallah birer mekteb hükmüne geçeceklerdir.
(Şualar - 314)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Hadim-i nur
Yeni Üye
Yeni Üye
Hadim-i nur


Mesaj Sayısı : 12
Yaş : 53
Kayıt tarihi : 30/01/09

Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır. Empty
MesajKonu: Geri: Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır.   Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır. Icon_minitime2009-03-31, 23:56

İ'lem Eyyühel-Aziz! Aklı başında olan insan, ne dünya umûrundan kazandığına mesrur ve ne de kaybettiği şeye mahzun olmaz. Zira dünya durmuyor, gidiyor. İnsan da beraber gidiyor. Sen de yolcusun. Bak, ihtiyarlık şafağı, kulakların üstünde tulû' etmiştir. Başının yarısından fazlası beyaz kefene sarılmış. Vücudunda tavattun etmeye niyet eden hastalıklar, ölümün keşif kollarıdır. Maahaza, ebedî ömrün önündedir. O ömr-ü bâkide göreceğin rahat ve lezzet, ancak bu fâni ömürde sa'y ve çalışmalarına bağlıdır. Senin o ömr-ü bâkiden hiç haberin yok. Ölüm sekeratı uyandırmadan evvel uyan!
[size=7]
(Mesnevi-i Nuriye - 130)
[/size]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Hadim-i nur
Yeni Üye
Yeni Üye
Hadim-i nur


Mesaj Sayısı : 12
Yaş : 53
Kayıt tarihi : 30/01/09

Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır. Empty
MesajKonu: Geri: Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır.   Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır. Icon_minitime2009-03-31, 23:57

İ'lem Eyyühel-Aziz! Allah'a tevekkül edene Allah kâfidir. Allah, kâmil-i mutlak olduğundan lizâtihi mahbubdur. Allah mûcid, vâcib-ül vücud olduğundan kurbiyetinde vücud nurları, bu'diyetinde adem zulmetleri vardır. Allah melce ve mencedir. Kâinattan küsmüş, dünya zînetinden iğrenmiş, vücudundan bıkmış ruhlara melce ve mence odur. Allah bâkidir, âlemin bekası ancak onun bekasıyladır. Allah mâliktir, sendeki mülkünü senin için saklamak üzere alıyor. Allah ganiyy-i mugnidir, her şeyin anahtarı ondadır. Bir insan Allah'a hâlis bir abd olursa, Allah'ın mülkü olan kâinat, onun mülkü gibi olur.
[size=7]
(Mesnevi-i Nuriye - 130)
[/size]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Hadim-i nur
Yeni Üye
Yeni Üye
Hadim-i nur


Mesaj Sayısı : 12
Yaş : 53
Kayıt tarihi : 30/01/09

Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır. Empty
MesajKonu: Geri: Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır.   Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır. Icon_minitime2009-04-01, 00:01

İ'lem Eyyühel-Aziz! Kabir, âlem-i âhirete açılmış bir kapıdır. Arka ciheti rahmettir, ön ciheti ise azabdır. Bütün dost ve sevgililer o kapının arka cihetinde duruyorlar. Senin de onlara iltihak zamanın gelmedi mi? Ve onlara gidip onları ziyaret etmeğe iştiyakın yok mudur? Evet vakit yaklaştı. Dünya kazuratından temizlenmek üzere bir gusül lâzımdır. Yoksa onlar istikzar ile ikrah edeceklerdir.

Eğer İmam-ı Rabbanî Ahmed-i Farukî bugün Hindistan'da hayattadır diye ziyaretine bir davet vuku' bulsa, bütün zahmetlere ve tehlikelere katlanarak ziyaretine gideceğim. Binaenaleyh İncil'de "Ahmed", Tevrat'ta "Ahyed" Kur'anda "Muhammed" ismiyle müsemma, iki cihanın güneşi, kabrin arka tarafında milyonlarca Farukî Ahmedler ile muhat olarak sâkindir. Onların ziyaretlerine gitmek için niye acele etmiyoruz? Geri kalmak hatadır.

Şu esasata dikkat lâzımdır:

1- Allah'a abd olana her şey müsahhardır. Olmayana her şey düşmandır.

2- Her şey kader ile takdir edilmiştir. Kısmetine razı ol ki, rahat edesin.

3- Mülk Allah'ındır. Sende emaneten duruyor. O emaneti ibka edip senin için muhafaza edecek. Sende kalırsa, meccanen zâil olur gider.

4- Devam olmayan bir şeyde lezzet yoktur. Sen zâilsin. Dünya da zâildir. Halkın dünyası da zâildir. Kâinatın şu şekl-i hazırı da zâildir. Bunlar saniye ve dakika ve saat ve gün gibi birbirini takiben zevale gidiyorlar.

5- Âhirette seni kurtaracak bir eserin olmadığı takdirde, fâni dünyada bıraktığın eserlere de kıymet verme.

(Mesnevi-i Nuriye - 129)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Hadim-i nur
Yeni Üye
Yeni Üye
Hadim-i nur


Mesaj Sayısı : 12
Yaş : 53
Kayıt tarihi : 30/01/09

Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır. Empty
MesajKonu: Geri: Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır.   Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır. Icon_minitime2009-04-01, 00:03

İ'lem Eyyühel-Aziz! Dört şey için dünyayı kesben değil, kalben terketmek lâzımdır:

1- Dünyanın ömrü kısa olup, sür'atle zeval ve guruba gider. Zevalin elemiyle, visalin lezzeti zeval buluyor.

2- Dünyanın lezaizi zehirli bala benzer. Lezzeti nisbetinde elemi de vardır.

3- Seni intizar etmekte ve senin de sür'atle ona doğru gitmekte olduğun "kabir", dünyanın zînetli, lezzetli şeylerini hediye olarak kabul etmez. Çünki dünya ehlince güzel addedilen şey, orada çirkindir.

4- Düşmanlar ve haşerat-ı muzırra arasında bir saat durmakla dost ve büyükler meclisinde senelerce durmak arasındaki müvazene, kabir ile dünya arasındaki aynı müvazenedir. Maahaza, Cenab-ı Hak da bir saatlik lezzeti terketmeye davet ediyor ki, senelerce dostlarınla beraber rahat edesin. Öyle ise, kayıdlı ve kelepçeli olarak sevkedilmezden evvel, Allah'ın davetine icabet et.

Fesübhanallah, Cenab-ı Hakk'ın insanlara fazl u keremi o kadar büyüktür ki, insana vedia olarak verdiği malı, büyük bir semeni ile insandan satın alır, ibka ve himaye eder. Eğer insan o malı temellük edip Allah'a satmazsa, büyük bir belaya düşer. Çünki o malı uhdesine almış oluyor. Halbuki, kudreti taahhüde kâfi gelmiyor. Çünki arkasına alırsa, beli kırılır; eli ile tutarsa, kaçar, tutulmaz. En nihayet meccanen fena olur gider, yalnız günahları miras kalır.


(Mesnevi-i Nuriye - 125)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Hadim-i nur
Yeni Üye
Yeni Üye
Hadim-i nur


Mesaj Sayısı : 12
Yaş : 53
Kayıt tarihi : 30/01/09

Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır. Empty
MesajKonu: Geri: Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır.   Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır. Icon_minitime2009-04-01, 00:08

Ey şan ve şerefi, nam ve şöhreti isteyen adam! Gel, o dersi benden al. Şöhret ayn-ı riyadır ve kalbi öldüren zehirli bir baldır. Ve insanı insanlara abd ve köle yapar. O bela ve musibete düşersen اِنَّا لِلَّهِ وَاِنَّا اِلَيْهِ رَاجِعُونَ de, o beladan kurtul...
(Mesnevi-i Nuriye - 83)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Tevehhüm ile yoktan elem almak, rahmet ve kader-i İlahiyeye itimadsızlıktır.
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» KADER AÇISINDAN EKONOMİK KRİZ
» --Allah'ın Rahmet Ve Gazabından Fazla Tahassüs Hatadır--

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Nura Sadakat Forumu :: BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ :: Serbest Köşe-
Buraya geçin: